19 Haziran 2009 Cuma

Before Sunset


Before Sunrise'daki kahramanlarımız kaldıkları yerden devam etmezler. İkisi de ayrı hayatlar kurmuşlardır. Jesse yeni romanının tanıtımı için Paris'e geldiğinde Celine ile karşılaşır ve film günü onlarla birlikte geçiriyormuş izlenimi verir size bundan sonra. Sanki banklardan birinde oturup onları izliyorsunuz ya da arka masalardan birinde köşeye sinmiş sigara içen adam sizmişsiniz gibi. Paris'in sokaklarında gezer bir cafe'de oturur sonra bir bankta dinlenir sonra tekrar yola devam ederler.
Diyaloglar akıcıdır ama gelgelelim kafanızda bu da nerden çıktı ampulleri yanabilir.
Julie Delpy'nin söylemekten bıkmayacağı bir replik vardır mesela küçükken okul yolunda düşen yaprakları ve karıncaları izlemeye daldığı için öylece kalan ve okula gitmeyen çocuğu anlatışının repliğidir bu. Delpy içtendir ama filmlerinin hepsine bu kareyi sokacak mı acaba diye düşündürür insanı (bkz.two days in paris). Bunun gibi güzel olsa da n'alaka diyebileceğimiz kısa bir diyalog geçiyor ikilinin arasında. Celine kedisini çağırıyor , kedinin adı "che" bunun üzerine Jesse de ona "commie" (komunist'in kısaltılmışı) diyor. Yani şimdi bu diyalog diğerleri arasında pek sönük bana göre. Derhal örneklendirelim :

Jesse = Hayat zor.Olması gereken de bu.Eğer acı çekiyor olmasaydık asla bir şey öğrenemezdik.
Sonra bir yerde Celine şöyle demiş = Kimsenin yerine bir başkasını koyamazsın çünkü herkes kendine has güzel detaylar barındırır.

Ay bunlar hiç de romantik değil diyorsanız bir de şöyle bir şey var =
Jesse: Sanki bana biri dokunacak olsa , moleküllerime ayrılcakmış gibi hissediyorum.
Celine : O zaman , bişi denemek istiyorum.
Jesse : Ne? -aval bi bakış var burda-
Celine : [Ona sarılır.] Bütün mü durcaksın yoksa moleküllerine mi ayrılcaksın görmek istiyorum.
Jesse: Nasıl gidiyorum?
Celine : Hala burdasın.
Jesse: İyi, burda olmak hoşuma gidiyor.

Bir de sonda Julie Delpy'cik bir vals çalıyor akustik gitarıyla enfes bişi,hanım kız senaryoya da yardım etmiş helal olsun!

p.s. : İki filmi peş peşe izlememiştim ben aralarına epey bir zaman koymuştum istemsizdi ama işe yaradı denebilir. Jesse ve Celine gibi ayrılık çekip özlem duydum biraz da sanki aradan geçen zamanın farkında değildim,ikinci film olan "Gün Batmadan" güzidesini ise ikindi vakti izledim.Okuldan gelmiştimki televizyondaydı formayı çıkarmadan çantayı bi kenara fırlatıp koltuğa gömülüp izledim.Bu sizin için aynen geçerli olmayabilir ama en azından koltuğa gömülüp izleyin ve bir de tabii izletin.

0 yorum: